29 Aralık 2020 Salı

AMAZON PRENSESİ GERİ DÖNDÜ "WONDER WOMAN 1984"

 

KADİM TANRIÇA DIANA

Amerika'da sınırlı sayıda sinemada ve HBO Max'te gösterime giren Wonder Woman 1984, izleyicileri her ne kadar iyi ve kötü yorumlarla ikiye bölmüş olsa da salgın döneminde en yüksek açılış hasılatı rekorunu kırdı. Ancak gelen eleştiriler ve izleyicilerden aldığı düşük puanlar nedeniyle beklentilerin altında kaldı. Yine de içerdiği aksiyon ve macera nedeniyle izlenmeye değer bir film. Yönetmenliğini Patty Jenkins'in yaptığı film adından da anlaşılacağı üzere 1984 yılında geçiyor. 1980'lerin modasını ve akımlarını mizahi bir dille ele alan film, o dönem kentsel kimliğine bürünerek yükselişe geçen Avm'leri de es geçmiyor. Karakterler üzerinden cinsiyet ayrımcılığına değinen Wonder Woman 1984, alt metninde yer alan feminist mesajlarıyla da eleştirel bir anlatı sunuyor. Filmin destansı müzikleri Alman film müziği bestecisi Hans Zimmer'in imzasını taşıyor. 



FİLMİN KONUSU

1984 yılında Wonder Woman yani Diana Prince, dünyayı kötülüklere karşı korumakta ve yardıma muhtaç insanlara el uzatarak düzeni sağlamaktadır. Ancak bu defa karşısında iki amansız düşman vardır. Bir tarafta kötü kalpli varlıklı iş adamı Maxwell Lord, öteki tarafta ise Cheetah olarak anılan kadim güçlere sahip Barbara Minerva. 
Başrolünü Gal Gadot'un üstlendiği filmin oyuncuları arasında; Chris Pine, Kristen Wiig, Robin Wright, Connie Nielsen, Lilly Aspell ve The Mandalorian dizisinin yıldız oyuncusu Pedro Pascal bulunuyor.


RÜYA TACİRİ VE DÜŞ TAŞI

Filmde bir anda ortaya çıkan gizemli rüya taşı/dreamstone, insanların hayallerini gerçeğe dönüştürüp inanılmaz güçler bahşeder. Bu kadim taş, Maxwell Lord'un eline geçince karanlık  bir karaktere dönüşerek dünyaya kötülük yaymaya başlıyor. Maxwell Lord, taştan aldığı güçle insanların hayallerini gerçeğe dönüştüren bir rüya taciri haline geliyor. Ancak bu açgözlülüğü ona çok pahalıya mâl oluyor. Filmdeki rüya taşı, İngiliz çizgi roman yazarı Neil Gaiman'ın The Sandman adlı grafik romanındaki  kadim taştan esinlenilmiştir. Aksiyon, macera ve fantastik türündeki Wonder Woman 1984 filmi, süper kahraman filmi severlerin beğenerek izleyeceği bir yapım. Elbette yüksek beklentiye girmemek kaydıyla.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


GEORGE CLOONEY'DEN POST APOKALİPTİK BİR DRAM "THE MIDNIGHT SKY"

 



KIYAMET SONRASINDA HAYAT

Amerikalı yazar Lily Brooks-Dalton'ın "Good Morning, Midnight" adlı kitabından uyarlanan filmin, başrolünü ve yönetmenliğini Oscar Ödüllü oyuncu George Clooney üstleniyor. Netflix yapımı film, Post-Apokaliptik türde yani bilim kurgu türünün bir alt türü olan kıyamet sonrası kurgusu bir öyküyü işliyor. Filmde 2049 yılında küresel felaket yüzünden yok olmanın eşiğine gelmiş karanlık bir dünya konu ediliyor. Hayatta kalan insan sayısının çok az olduğu bu gelecekte, bir bilim insanının yanına aldığı küçük kızla beraber atıldığı macera dolu bir yolcuk anlatılıyor. Oyuncu kadrosunda; Felicity Jones, David Oyelowo, Caoilinn Springall, Kyle Chandler, Demián Bichir ve Tiffany Boone gibi ünlü isimler var. 



FİLMİN KONUSU

2049 yılında gerçekleşen esrarengiz bir felaket sonucunda hayatta kalan tüm insanlar güvenli yerlere ve sığınaklara tahliye edilmeye başlanır. Ancak Kuzey Kutup Dairesi'ndeki Barbeau Gözlemevi'nde çalışan bilim insanı Augustine, işine devam etmeyi ve tek başına yaşamayı seçer. Bu sırada uzaydaki görevlerinin bitmesi üzerine dünyaya dönmeye çalışan bir astronot ekibi, gerçekleşen felaketten habersiz bir şekilde iletişim kurmaya çalışmaktadır. Augustine yanına aldığı küçük kızla beraber, astronot ekibiyle irtibat kurup dünyaya dönmemeleri için onları uyarmaya çalışacaktır.


UMUDA YOLCULUK

Netflix yapımı The Midnight Sky, her ne kadar bir bilim kurgu filmi olsa da aslında özünde bir yolculuk hikayesi anlatılıyor. Bilim adamı Augustine, yanına aldığı küçük kızla birlikte dünyaya dönmeye çalışan astronot ekibini kurtarmak için amansız ve zorlu bir yolculuğa atılıyor. Bu macerada elinde olan yegane şey ise sadece umudu ve cesareti. Filmin uzayda geçen adrenalin dolu sahneleri, Alfonso Cuarón'un yönettiği 2013 yapımı Yerçekimi (Gravity) filmini anımsatıyor. Sürpriz bir sona sahip olan The Midnight Sky, dram ve bilim kurgu severlerin kaçırmaması gereken bir yapım.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY





20 Aralık 2020 Pazar

BİR GALAKTİK WESTERN "THE MANDALORIAN"




MANDALORE'UN YOLU

Star Wars sinematik evreninde geçen The Mandalorian, Disney Plus platformunda adeta esip gürlemeye devam ediyor. 100 milyon dolar bütçeyle çekilen yapımda, Star Wars evreninin klasikleşen atmosferi muhteşem bir şekilde yansıtılmış. Uzay westerni olarakta nitelendirilen dizide, Mandaloryalı bir silahşor ve ödül avcısının başından geçen olaylar anlatılıyor ve silahşorun mensup olduğu Mandalorianların felsefesini derinlemesine aktarıyor. Örneğin; yüzünü hiç kimsenin görmediği silahşor, Mandalorianlara has kaskını hiç çıkartmıyor ve adeta bir samurai gibi verdiği sözden asla geri dönmüyor. Mandalorianlar için büyük bir önem taşıyan beskar çeliği ve Darksaber adlı ışınkılıcı gibi ayrıntılara yer verilirken. Dizide Star Wars evreninin efsanevi kurgusal karakterleri; Ahsoka Tano, Bo Katan ve Boba Fett gibi isimler yer alıyor. Baş yazar ve baş yapımcısı Jon Favreau'nun olduğu The Mandalorian dizisinin yapım ekibinde; Dave Filoni, Kathleen Kennedy ve Colin Wilson gibi ünlü yapımcılar da yer alıyor. Sinema tarihine birçok gönderme yapılan dizide "Yeni Alman Sineması"nın mistik ekole sahip yönetmenlerinden Werner Herzog ve Amerikalı usta oyuncu Nick Nolte gibi isimler oyuncu olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca Birinci sezonun dördüncü bölümünde Japon yönetmen Akira Kurosawa'nın "Seven Samurai" filmine konu bakımından bir gönderme yapılarak saygı duruşunda bulunuluyor. 




DİZİNİN KONUSU

Yeni Cumhuriyetin otoritesinden uzakta Galaksinin dışında bulun Silahşor, yalnız bir ödül avcısı olarak seyahat edip yaşamını sürdürmektedir. Bir operasyon sırasında karşısına çıkan bebeğin, galaksiye düzeni geri getirecek nadir yeteneklere sahip olduğunu öğrenir ve ona yardım elini uzatır. Ancak Grogu'nun büyük bir güce sahip olduğunu keşfeden Galaktik İmparatorluğun askerleri, peşlerini bırakmaya hiçte niyetli değildir.

Dizinin oyuncuları arasında; Pedro Pascal, Gina Carano, Giancarlo Esposito, Temuera Morrison, Ming-Na Wen, Carl Weathers ve Mark Hamill yer alıyor.




ZAMAN ÇİZELGESİ

The Mandalorian dizisi, Star Wars evreninde zaman çizelgesi bakımından; 1983 yapımı "Star Wars: Bölüm VI - Jedi'ın Dönüşü"nün 5 yıl sonrasında ve 2015 yapımı "Star Wars: Episode VII - Güç Uyanıyor" filminin 25 yıl öncesinde yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde Disney, yeni Star Wars ve Marvel yapımlarının geleceğini açıkladı. Dizinin son sezonunda ise yeni spin-off dizisi "The Book of Boba Fett" adlı yapımın geleceği duyuruldu. Bu da demek oluyor ki, serinin hayranları yakın zamanda daha büyük bir Star Wars sinematik evrenine kavuşacak. Bilim kurgu ve fantastik türündeki The Mandalorian, aksiyon ve maceranın hiç hız kesmediği nefes kesen bir yapım. 

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY




BLUES MÜZİĞİN ANNESİ "MA RAINEY (MA RAINEY'S BLACK BOTTOM)


MÜZİĞİN RUHU MA RAINEY

Pulitzer Ödülü sahibi Amerikalı yazar August Wilson'ın 1982 tarihli aynı adlı tiyatro oyunundan uyarlanan "Ma Rainey's Black Bottom" filmi, Netflix'te yayına girdi. Başrolünde Oscar Ödüllü oyuncu Viola Davis ve Marvel Sinematik Evreni'nde canlandırdığı "Black Panther" karakteriyle tanınan (28 Ağustos 2020'de hayatını kaybeden) oyuncu Chadwick Boseman yer alıyor. Film "Blues'ün Annesi" olarak anılan yirminci yüzyılın efsanevi şarkıcısı Ma Rainey yani Gertrude Pridgett'in, 1927 yılında kayıt için Chicago'daki bir stüdyoya gelmesini ve sonrasında menajeri, yapımcısı ve müzik grubuyla arasında gelişen gerilim yüklü anları aktarıyor. Her yıl favori dizi ve filmlerini takipçileriyle paylaşan Amerika Birleşik Devletleri'nin 44. eski başkanı Barack Obama, 2020 yılı içerisinde izlediği "Ma Rainey's Black Bottom" filmini de favorileri arasında gösterdi. Ayrıca filmin yapımcılarından Oscar Ödüllü Denzel Washington, üniversite yıllarından beri Chadwick Boseman'ın akıl hocasıydı ve Boseman Oxford'daki İngiliz Dramatik Oyunculuk Akademisi'ne kabul olduğunda okul harcını Denzel Washington karşılamıştı.



FİLMİN KONUSU

1927 yılında "Blues'un Annesi" lakabıyla anılan Ma Rainey, kayıt almak için Chicago'ya bir stüdyoya gelir. Burada bir araya geldiği menajeri, yapımcısı ve ayrıca müzik grubundaki Levee ile yaşadığı tartışmalar gerilim ve hararetin yükselmesine neden olacaktır.

Filmin yönetmen koltuğunda, Amerikan 'Broadway Tiyatrosu'nun mükemmellik ödülü olarak anılan en prestijli ödüllerden 'Tony Ödülü' sahibi George C. Wolfe oturuyor. Senaryosu Ruben Santiago-Hudson'a ait olan filmin oyuncuları arasında; Viola Davis, Chadwick Boseman, Glynn Turman, Colman Domingo, Michael Potts, Jeremy Shamos, Jonny Coyne ve Taylour Paige yer alıyor.






GÜÇLÜ BİR DRAM

Ma Rainey karakteriyle inanılmaz bir performans sergileyen oyuncu Viola Davis, Oscar'ın en güçlü isimlerinden biri olmaya şimdiden aday görünüyor. Ayrıca Viola Davis, rolünü mükemmel hale getirmek için 200 pound ağırlığa ulaştı. Öte yandan Chadwick Boseman'ın canlandırdığı trompetçi Levee karakteri ise kesinlikle takdire şayan. Güçlü diyaloglarla kurulu olan tiyatral yapıdaki film, dönemin Amerikasında yaşayan Afro Amerikalı vatandaşlarının maruz kaldığı ırkçılığa ve ayrımcılığa güçlü dramatik sahnelerinde yer veriyor. Netflix'in müzikal ve dram türündeki "Ma Rainey's Black Bottom" filmi, 2020 yılının görülmeye değer güçlü yapımlarından birisi.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY






16 Aralık 2020 Çarşamba

ÖLÜMCÜL OYUNLAR: "ALICE IN BORDERLAND"

 



PARALEL EVRENE GİZEMLİ BİR YOLCULUK

Netflix'in orjinal Japon yapımı "Alice in Borderland" dizisi, Japon illüstratör Haro Aso'nun aynı adlı mangasının live-action uyarlaması olarak yayına girdi. Macera ve aksiyon yüklü olan Alice in Borderland, klişe ve benzer hikayedeki yapımlardan sıkılanların kesinlikle kaçırmaması gereken bir dizi. Daha önce benzerine rastlamadığınız sıra dışı bir bilim kurgu olan dizinin konusu kısaca şu şekilde; Tokyo'da yaşayan bilgisayar oyunlarına meraklı Arisu ve iki yakın arkadaşı, dışarıda eğlendikleri bir gün kendilerini esrarengiz bir şekilde paralel evrendeki Tokyo'nun terk edilmiş bir versiyonunda buluyor. Sokaklarda hiç kimsenin olmadığı bu paralel dünyada, az sayıda insan yaşıyor ve hayatta kalmak için ölümcül derecede tehlikeli olan oyunlara katılarak yaşam savaşı veriyor. Arisu burada tanıştığı yetenekli kız Usagi'yle dost olup, bu esrarengiz yerin gizemini çözmeye çalışıyor. Dizinin oyuncuları arasında; Kento Yamazaki, Tao Tsuchiya, Nijiro Murakami, Keita Machida ve Shô Aoyagi yer alıyor.





ACILAR DİYARINA YOLCULUK

Dizi süresince insanların, gerçekliğe yani sahici dünyaya ulaşma mücadelesine tanık oluyoruz. Hakikate ulaşmak içinde devamlı olarak ölümcül oyunlara katılmak zorunda kalıyorlar ve bu tehlikeli oyunlarda çoğunluk yaşamını yitiriyor. Buradaki acılar ve ölümlerin alt metninde farklı anlamlar yatıyor. Aydınlanma çağının büyük Alman filozofu Arthur Schopenhauer, insan sıkıntılarının kaynağını irade olarak görür ve dünyayı da bir acı diyarı gibi görmektedir. Tıpkı Alice in Borderland dizisinde  oyunlarda iradesini kaybedip yenilen insanların katlanmak zorunda kaldıkları acılar gibi. Arisu karakteri dizi süresince oyunlarda gelişim gösterip ilerleme kat ediyor. Alman düşünür Georg Wilhelm Friedrich Hegel, tarihi bir dünya ruhunun ileriye yönelik gelişimi şeklinde görmekteydi. 




ÜTOPİK CENNET TOKYO OTELİ

Paralel bir evrene yolculuk eden Arisu ile Usagi, tek kurtuluş umudunun 'Sahil' adlı ütopik bir yer olduğunu öğreniyorlar. Sahili yönetenlerin bir numarası Şapkacı lakabıyla anılan Takeru Danma adlı bir oyuncu. Tüm sahil adlı ütopik adaya o hükmediyor. Onun emrindeki eski bir meşru müdafaa kuvveti askeri olan Aguni ise, militanlar denilen gruba liderlik ediyor. Hepsi birlikte Deniz Kenarı Cenneti Tokyo (Seaside Paradise Tokyo) adlı bir otelde kalıp oyunlarda ilerlemeyi amaçlıyorlar. Ancak bu otel bir anlamda insanların gerçeklikle aralarına koydukları bir kaçış özelliği gösteriyor. Buradaki ütopik cennet havası, insanların acımasız oyunlarla dolu olan dünyaya karşı giydikleri bir tür at gözlüğü görevi görüyor. Yani Sahil adlı ütopik yer aslında gerçekliğe karşı yaratılmış bir dünyevi cennet tasviri sunuyor. Ayrıca dizideki gizemli karakterler, hiç beklenmedik anlarda iyi ya da kötü olarak sürpriz bir şekilde oyuna dahil oluyor. Alman felsefesinin en büyük filozoflarından Friedrich Nietzsche, insan değerlerini bizatihi çatışmalı bulduğu Ahlakın Soykütüğü Üstüne adlı kitabında, kötülükten iyilik hatadan da doğruluk çıkabileceğini söyler. 



HARİKALAR DİYARINA KORKUNÇ BİR YOLCULUK

Bilim kurgu, fantastik ve korku türlerindeki Alice in Borderland dizisi, insanların hayatta kalmak için mücadele verdiği distopik film serisi Açlık Oyunları (The Hunger Games) ve psikolojik- gerilim Testere (Saw) film serisinin korku öğelerini barındıran bir yapım. Fantastik unsurlarla dolu bir anlatım sunan dizi, İngiliz yazar Lewis Carroll'ın 1865 tarihli Alice Harikalar Diyarında kitabındaki karakterlerin hikayedeki rollerini yansıtan bir kurguya sahip. Ryohei Arisu karakteri Alice'i, Yuzuha Usagi  karakteri Beyaz Tavşan'ı ve Takeru Danma ise Şapkacı'yı temsil ediyor. Netflix'in Alice in Borderland dizisi; her sahnesinde heyecan, gerilim ve aksiyon yüklü bir yapım.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


15 Aralık 2020 Salı

ROMA'NIN YER ALTI DÜNYASINA KARANLIK BİR YOLCULUK: "SUBURRA"

 



SUÇ İMPARATORLUĞU

Netflix'in gizem, macera ve aksiyon türündeki Suburra dizisi, Carlo Bonini ve Giancarlo de Cataldo'nun romanından uyarlandı. İtalyan yapımı Suburra dizisi, Roma sokaklarına hükmeden mafya ailelerinin, politikacılar ve Vatikan arasındaki karanlık ilişkilerine odaklanıyor. 2015 yılında vizyona giren Suburra filminin büyük başarı elde etmesi üzerine, yapımcılar kolları sıvadı ve daha geniş bir hikayeye yer veren versiyonuyla Netflix'in ilk orjinal İtalyan dizisi olarak uyarlandı. Dizi süresince; Roma'nın sokaklarından, banliyölerindeki yaşam alanlarına ve Vatikan'ın kardinallerine kadar onlarca farklı yere seyahat ediyor ve karakterlerin heyecan dolu maceralarına soluksuz bir şekilde tanık oluyorsunuz. Her bölümünde toprak ve güç elde etmek üzerine müthiş bir yaşam savaşı verilen Suburra'da, olağanüstü bir karanlık atmosfer ve gizem sizi bekliyor.



DİZİNİN KONUSU

İtalya'nın büyük mafya ailelerinden Adami'lerin oğlu Aureliano, bir diğer aile Anacleti'lerden 'Spadino' lakabıyla anılan Alberto'yla arkadaşlık kurarak müttefik olur ve yanlarına Gabriele'i de alarak başa geçmeyi amaçlar. Ancak Roma sokaklarına hükmeden Samurai adlı lider, hükümdarlığını bu üç gence bırakmaya hiçte niyetli değildir.
Dizinin oyuncuları arasında; Alessandro Borghi, Giacomo Ferrara, Filippo Nigro, Carlotta Antonelli, Paola Sotgiu ve Francesco Acquaroli bulunuyor.
Dizinin yaratıcıları; Barbara Petronio, Ezio Abbate, Fabrizio Bettelli, Daniele Cesarano ve Nicola Guaglianone. 



ROMA'NIN HÜKÜMDARI

İhanet, gizemli cinayetler ve sarsıcı aşkların buluştuğu 3 sezondan oluşan macera dizisi Suburra, sizi aksiyonuyla içerisine çekecek ve soluksuz bırakacak bir Netflix yapımı. Roma'nın sokak çeteleri arasında gerilim dolu bir savaşın hüküm sürdüğü dizide, İtalya'nın politikacıları ve Vatikan Kardinallerinin de dahil olduğu ölümcül bir savaş anlatılıyor. 

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


7 Aralık 2020 Pazartesi

LIAM NEESON'DAN AKSİYON DOLU BİR YAPIM "DÜRÜST HIRSIZ" (HONEST THIEF)

 



BİR LIAM NEESON KLASİĞİ

Aksiyon filmlerinin usta oyuncusu Liam Neeson, bu defa karşımıza usta bir banka soyguncusu olarak çıkıyor. Dürüst Hırsız filmi, sevdiği kadının aşkı uğruna her şeyi feda etmeyi göze alan bir adamın macera dolu öyküsünü konu alıyor. Her sahnesi adrenalin ve gerilim yüklü olan Dürüst Hırsız, Liam Neeson klasikleri arasındaki yerini alıyor. Yönetmen koltuğunda Ozark dizisi ve The Accountant filminin yapımcısı olan Mark Williams oturduğu filmin senaryosu ise Steve Allrich ve Mark Williams'a ait.




FİLMİN KONUSU

Deniz Kuvvetlerinde askeri bir geçmişe sahip olan popüler hırsız Tom Dolan, yaptığı soygunlarda arkasında hiç iz bırakmamasıyla ünlüdür. Topladığı paraları saklamak için bir depo aradığı sırada Annie Wilkins ile tanışır ve ona aşık olur. Annie'ye olan aşkı Tom'un pis işleri bırakıp ve teslim olma kararı almasını sağlar. Ancak işler hiçte beklediği gibi gitmez.

Filmin oyuncuları arasında; Liam Neeson, Kate Walsh, Jai Courtney, Jeffrey Donovan, Anthony Ramos ve Robert Patrick yer alıyor.





MACERA BAŞLIYOR

Filmin FBI ajanları ve polislerle dolu aksiyonlu araba kovalamaca sahneleri, Kasım 2018'de Worcester'daki Main Street'te çekildi. Hastane sahneleri ise Worcester'daki 55 Lake Ave'deki UMass Memorial Tıp Merkezi Hastanesinde yapıldı. Liam Neeson'ın başrolünde yer aldığı Dürüst Hırsız; aksiyon, macera ve gerilimin hiç hız kesmediği bir yapım. 

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


SİNEMA TARİHİNE NOSTALJİK BİR BAKIŞ: "MANK"







 

YURTTAŞ KANE'İN PERDE ARKASI

Fight Club, Seven ve Zodiac gibi kült filmleriyle tanıdığımız yönetmen David Fincher, bu defa babası Jack Fincher'ın yıllar önce senaryosunu yazdığı "Mank" filmiyle karşımızda. Mank; sinema sanatına getirdiği “Net Alan Derinliği” gibi kavramlarla çığır açan sinema tarihinin başyapıtlarından sayılan Orson Welles'in Yurttaş kane (Citizen Kane)  filminin perde arkasını konu alıyor. Bir yandan Yurttaş Kane filminin senaristi Herman J. Mankiewicz'in alkol bağımlılığı ve zorlu çalışma sürecine değinirken, öte yandan 1930-1940'ların Hollywood'unu mizahi bir şekilde ele alarak siyasi bakış açısıyla yorumluyor. Film süresince; sadece Orson Welles ve Herman J. Mankiewicz arasındaki anlaşmazlığa değil, siyasete atılan ünlü yazar Upton Sinclair'in Kaliforniya valiliğine adaylığık sürecinden, büyük buhran döneminde Metro-Goldwyn-Mayer'in kurucusu Louis B. Mayer ve medya patronu William Randolph Hearst'ün politik tarvırlarını ve duruşunu da gözlemliyoruz. Netflix'te yayınlanan Mank filmi, sinema tarihine meraklı değilseniz akıcı gelmeyebilir. Ancak yıldız oyuncu kadrosu, güçlü anlatımı ve olağanüstü dönem atmosferiyle 2020 yılının en güçlü yapımlarından birisi olduğu ortada.



FİLMİN KONUSU

Komedi, dram ve biyografi türündeki Mank filmi, 1940 yapımı "Citizen Kane" filminin senaristi Herman J. Mankiewicz'in hayatını konu alıyor. Filmin oyuncu kadrosunda; Gary Oldman, Amanda Seyfried, Lily Collins, Arliss Howard, Tuppence Middleton, Tom Pelphrey ve Charles Dance yer alıyor.




KAMERA ARKASI

- Oyuncu Amanda Seyfried, Collider'a verdiği röportajda yönetmen David Fincher'ın Bir sahnenin mükemmel olması için "bir hafta boyunca" yaklaşık 200 defa çektiğini itiraf etti. çekilen  bu sahnede herhangi bir diyalog yoktu.

- Usta oyuncu Gary Oldman, Herman J. Mankiewicz'e benzemek için ayrıntılı protez makyajı yapmak istedi, ancak David Fincher daha samimi bir performans yakalamak istediği için minimal makyaj olması konusunda Oldman'ı aksi yönde ikna etti.

- Herman J.Mankiewicz'ın (Gary Oldman) sarhoş bir halde Hearst Kalesi'ne geldiği akşam yemeği sahnesi için, 100'den fazla çekim yapıldı. Gary Oldman, bir noktada David Fincher'e "David, bu sahneyi yüzlerce kez yaptım" dedi. David Fincher, "Evet, biliyorum, ama bu 101. Tekrar!" dedi. 





SİYAH BEYAZ BİR NOSTALJİ

'En İyi Erkek Oyuncu' dalında Oscar ödülüne sahip olan Gary Oldman, David Fincher'ın Mank filminde muazzam bir oyunculuk dersi sergiliyor. Biyografi, dram ve komedi türündeki Netflix filmini kesinlikle kaçırmayın.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY



1 Aralık 2020 Salı

NOEL BABA İLE ELFLER DİYARINA YOLCULUK "THE CHRISTMAS CHRONICLES: 2"





NOEL GÜNLÜKLERİ 2

İlk filmin devam bölümü olan "The Christmas Chronicles: 2"de, macera kaldığı yerden devam ediyor. Noel baba rolündeki Kurt Russel'a, bu defa yıllarca romantik-komedi filmlerinde birlikte rol aldığı usta oyuncu Goldie Hawn eşlik ediyor. İlk bölümde Kate ve abisi bir kaza sonucunda Noel Baba ile tanışmış ve ona yardımcı olmuşlardı. Bu defa annesinin yeni ilişkisinden rahatsız olan Kate, kendisini yeniden Kuzey Kutbu'nda, sihirli elflerle birlikte girdiği amansız bir mücadele içerisinde Noel'i kurtarırken buluyor. Eğlence ve macera dolu olan Netflix filmi "The Christmas Chronicles: 2", ailecek izleyebileceğiniz muhteşem bir yapım.



FİLMİN KONUSU

Küçük kız Kate, Noel'i annesinin yeni erkek arkadaşı Bob ve onun oğlu Jack ile birlikte Cancun'da geçirmek zorunda kalır. Ancak bu durum Kate'in hiç hoşuna gitmez ve çareyi kaçmakta arar. Kate'in planları, Noel'i sonsuza dek bitirmeyi amaçlayan Belsnickel adlı kötü kalpli bir cücenin ortaya çıkması üzerine değişir. Bunun üzerine Kate, yanına Jack'i de alarak Noel Baba'yla birlikte amansız bir serüvene atılır.
Chris Columbus'un yönetmen koltuğunda oturduğu filmin oyuncuları arasında; Kurt Russell, Goldie Hawn, Darby Camp, Julian Dennison, Jahzir Bruno, Darlene Love ve Tyrese Gibson yer alıyor.



KAMERA ARKASI

-Filmdeki Elfler, Elfçe (Elf dilinde) konuşuyorlar. Bu dil, David J. Peterson adlı dil danışmanı tarafından yaratıldı.

- Elflerin, Belsnickel tarafından kötüye dönüştürüldüklerindeki halleri aslında "Gremlinler" film serisine bir göndermedir.

- Kate ve Noel Baba, geçmişe 1990 yılına havaalanına gittiklerinde, Chicago'ya bilet almak isteyen kadın, "Evde Tek Başına" için bir göndermedir. Karakterin görünüşü ve tavırları Catherine O'Hara'nın canlandırdığı Kate McAllister'dan alıntıdır.

- Kate ve Doug' karakterlerinin havaalanı güvenlik merkezindeki sahnesi, 1986 yapımı 'Ferris Bueller's Off Day' filmindeki Jennifer Gray ve Charlie Sheen'in karakol sahnesinden alıntıdır. Havaalanı müzikal sahnesinde, aynı filmin geçit töreninden alınan dans figürleri sergilenmektedir.


AİLECEK İZLEYEBİLECEĞİNİZ MACERA DOLU BİR FİLM 

Noel ruhunun; mizah, eğlence ve macera ile harmanlandığı "The Christmas Chronicles: 2" filmi, kesinlikle kaçırmamanız gereken bir Netflix yapımı. Ailecek izleyebileceğiniz bu muhteşem serüvende, Kuzey Kutbuna doğru sihir dolu bir yolculuğa çıkacak ve Elflerin yaşadığı dünyaya neşe içerisinde bir ziyaret yapacaksınız. 

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY





29 Kasım 2020 Pazar

ZAMANSAL BİR SOĞUK SAVAŞ FİLMİ "TENET"

 



DEHANIN ADI "CHRISTOPHER NOLAN"

Inception, Interstellar ve Dark Knight serisi filmlerinin auteur yönetmeni Christopher Nolan'ın senaryosunu yazdığı ve yönetttiği "Tenet", 205 milyon dolarlık muhteşem bir casusluk filmi. Ancak bu her Nolan filminde olduğu gibi, yine alışa gelmişin dışında bir yapım. Nolan bu film üzerine yirmi yıl düşünmüş ve senaryosunu tam altı yılda tamamlamış. Yönetmenden biraz bahsetmek gerekirse; çığır açan yönetmen Christopher Nolan'ın yapım şirketi Syncopy; adını tıp terimi "bayılma" ya da "geçici şuur" kaybı anlamına gelen Senkop kelimesinden alır. Ayrıca şirketin logosu/amblemi labirentlerden meydana geliyor. Çünkü Nolan'ın yarattığı hikayeler, tıpkı bir labirent gibi ilerledikçe karmaşıklaşan ve genelde sonu başına bağlanan döngüsel bir yapıya sahip. Bunun nedenlerinin başında ise, edebiyatta yarattığı labirent öyküleriyle bilinen 'Büyülü Gerçekçilik Akımı'nın önde gelen yazarı Jorge Luis Borges'in büyük bir hayranı olması yatıyor. Bilim kurgu türüne yeni bir soluk getiren Tenet filmi, daha önce benzerine rastlanmamış bir hikaye anlatıyor. Ana hikayesi casusluk üzerine kurulu olan Tenet, aslında James Bond filmlerine aşırı hayranlığıyla bilinen Christoper Nolan'ın bir saygı duruşu. Çünkü Tenet üzerinde çalışırken, kendisini aşırı derecede etkileyebilecek filmleri izlememek için çok çabaladı ve Bond filmleri izlemeden hayatında geçirdiği en uzun zaman bu süreç oldu. Tenet'ı oluştururken, Bond filmlerini çocukken izlediğinde hissettiği heyecanı insanların üzerinde tekrardan yaratmaya çalıştı. Ayrıca filmde Sir Michael Cane'in canlandırdığı Michael Crosby ve John David Washington'ın karakteri Protagonist'in tanıştığı mekan daha önce iki Bond filminde yer alan Londra'daki 'Reform Kulübü'dür.




FİLMİN KONUSU

uluslararası casus Protagonist, dünyayı üçüncü dünya savaşından daha büyük bir tehlikeden kurtarmak üzere görevlendirilir. Zamana meydan okuyarak görevi yerine getimeye çalışan casus, kendisini macera dolu bir savaşın içerisinde bulur. 
Filmin oyuncuları arasında; John David Washington, Robert Pattinson, Elizabeth Debicki, Kenneth Branagh ve Michael Caine'yer alıyor.




GELECEKTEN GELEN BİR TEKNOLOJİ

Tenet'ın ana ekseni casusluk türü üzerine kurulu olsa da bilim kurgu türünden aldığı yapı filmi daha da güçlendiriyor. Başta karmaşık gelen hikayesi ilerledikçe anlaşılır oluyor. Filmde gelecekten gelen (zamanın akışını tersine çeviren) bir teknoloji sayesinde, dünyayı olabileceklerden kurtaran ajanların hikayesi anlatılıyor. Temeli fiziğe dayanan bu teknolojinin doğru şekilde filme aktarılabilmesi için, Christopher Nolan daha önce 2014 yapımı Intersteller filminde birlikte çalıştığı 'Nobel Fizik Ödülü' sahibi astrofizikçi Kip Thorne'la tekrar bir araya geldi. Örneğin Tenet'ta, lineer zamanda geriye yani ters şekilde giden arabalar ve mermileri görüyoruz. Fimde zamanın akışını tersine çeviren teknolojinin temelinin "TERS KRONOLOJİ" terimine dayandığını görüyoruz. Bu terim, kuantum mekaniği alanında devrim yaratan 'Nobel Fizik Ödülü' sahibi fizikçi Richard Feynman ve Amerikalı teorik fizikçi John Archibald Wheeler'ın, pozitronun zamanda geri giden elektron  fikrinden gelmektedir. Ardından filmde kurgusal olarak bu teknolojinin gelecekte (tıpkı Manhattan Projesi'nde Robert Oppenheimer'ın oynadığı rol gibi) birileri tarafından yaratıldığı anlatılıyor. 




SATOR KARESİ

M.S. 79 yılında Vezüv yanardağı'nın patlaması, Antik Roma şehri olan "Pompeii Antik Kenti"nde binlerce insanın ölmesine yol açmıştı. Buradaki kalıntılar arasında en eski palindromlardan birisi olan Sator Karesi bulundu. Bu karenin döndürüldüğü her yönde, beş kelime hem yatay hem de dikey olarak görülür, filmin zamanı ters çevirme özelliğine uyan bir özellik bu. Karede; SATOR, AREPO, TENET, OPERA ve ROTAS kelimeler yer alıyor. Bu kelimeler filmde karakterlerin adı olarak karşımıza çıkıyor. John David Washington'ın canlandırdığı karakterin adı Protagonist, Kenneth Branagh'ın karakterinin adı Sator, Elizabeth Debicki'nin canlandırdığı Kat karakterinin eski sevgilisinin adı Laurence Arepo, Protagonist karakterinin işe alındığı organizasyonun adı Tenet ve ROTAS ismi de güvenlik şirketinin adıdır. 



"ZAMAN KISKACI" HAREKATI

 Filmdeki casuslar arasındaki gizli kod olan; "Alacakaranlık bir dünyada yaşıyoruz. Gün batarken dostun yoktur." sözleri, Amerikan edebiyatının en büyük şairlerinden Walt Whitman'ın Alacakaranlık şiirine bir gönderme içeriyor. Film boyunca, kırmızı renk ileriye giden zamanı belirtmek için ve mavi ise zamanı tersine çevirmek için kullanılıyor. Burada kullanılan renkler için Doppler Etkisi referans alınmış. Macera ve aksiyon dolu bir bilim kurgu yapımı olan Tenet, "Zaman Kıskacı" harekatları  ve nesnenin entropisini geri çevirebilen bir teknoloji sayesinde evirtilmiş mühimmatlarla dolu muhteşem bir film. Müzikleri İsveçli besteci Ludwig Göransson'ın imzasını taşıyan Tenet, olağanüstü görsel atmosferi sayesidnde sizi her sahnesinde soluksuz bırakacak bir yapım.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


25 Kasım 2020 Çarşamba

MACERA DOLU BİR ROMANTİK KOMEDİ "THE PRINCESS SWITCH 2"


 

MUHTEŞEM PRENSES GERİ DÖNDÜ

High School Musical filmlerindeki oyunculuğuyla yıldızı parlayan Amerikalı aktris Vanessa Hudgens, 2018 yapımı The Princess Switch'in ikinci devam filmi olan The Princess Switch: Switched Again filmiyle karşımızda. Netflix'in romantik-komedi türündeki ilk yapımında, birbirlerine aynı ikiz gibi benzeyen bir prenses ve Chicago'lu bir fırıncının yer değiştirmesi üzerine gerçekleşen macera dolu bir komedi anlatılıyordu. İkinci devam filmindeyse, bu defa ortaya üçüncü benzer Prenses Margaret karakterinin kuzeni Fiona çıkıyor ve planları alt üst ediyor. Bu anlamda yıldız isim Vanessa Hudgens, üç farklı rolde yer alarak zor bir  işe el atıyor. 




FİLMİN KONUSU

Montenaro Prensesi Margaret, Noel'de taç giyecek olması aşk hayatında sorunlara neden olur. Yardımına tıpatıp benzeri olan Stacy yetişir. Fakat bu defa planda olmayan üçüncü bir benzer olan çılgın kuzen Fiona'nın dahil olması,  planların alt üst edecektir. 

Yönetmen koltuğunda Mike Rohl'un oturduğu filmin, oyuncuları arasında; Vanessa Hudgens, Nick Sagar, Sam Palladio, Mark Fleischmann, Suanne Braun ve Lachlan Nieboer gibi isimler yer alıyor.



PRENS VE DİLENCİ MİTİ

Daha önce hükümdar ve sade bir vatandaşın yer değiştirmesini konu alan yapımlar edebiyatta ve sinema tarihinde işlenmişti. Mary-Kate Olsen ve Ashley Olsen'ın başrolünü paylaştıkları 1995 yapımı "It Takes Two" filminde, birbirine tıpatıp benzeyen Amanda Lemmon ve Alyssa Callaway adlı biri zengin diğeri fakir karakterler yer değiştiriyordu. Edebiyat tarihinde Amerikalı yazar Mark Twain'in 1881 tarihli romanı "Prens ile Dilenci"de, sokak dilencisi Tom Canty ve prens Edward Tudor'un hikayesinde olduğu gibi.





EĞLENCE BAŞLIYOR

Netflix'in romantik-komedi türündeki "The Princess Switch: Switched Again" filmi, ailecek izleyebileceğiniz macera dolu eğlenceli bir yapım. Muhteşem bir Noel atmosferine sahip olan film, izleyiciyi masallar diyarına doğru muazzam bir yolculuğa çıkartıyor. 

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


HÜKÜMDARLIĞIN İHTİRASLI PERDE ARKASI "THE CROWN"



ÇELİKTEN BİR İRADE

Tüm zamanların en büyük bütçeli dizilerinden birisi olan The Crown, Kraliçe II. Elizabeth'in hükümdarlığındaki siyasi çalkantılara ve yirminci yüzyılın ikinci yarısına yön veren tarihsel olayları konu alıyor. Tacın sadece kraliçenin omuzlarına değil, aynı zamanda bütün hanedanlık ailesine ağır bir manevi yük bindirdiği anlatılıyor. İngiltere Kraliçesi, bir yandan oradan oraya savrulan hanedanlık üyeleriyle uğraşırken, öte yandan halkın gözünde bir modern zamanlar miti haline gelen Lady Diana'nın skandallarıyla, "Demir Leydi" lakabıyla bilinen Margaret Thatcher'la ve bir kelime sihirbazı aynı zamanda hazır cevap ustası olan Sir Winston Churchill gibi dişli politikacılarla baş etmeye çalışıyor.  


HANEDANLIĞIN AĞIR GÖLGESİ

Geniş bir zaman diliminin anlatıldığı dizinin, her sezonunda kraliçenin yaşamındaki zaman dilimleri ve tarihsel dönemlerden seçilmiş konular anlatılıyor. Buradaki anlatım biçimi edebiyattaki “Nehir Roman” ya da "Irmak Roman" olarak da bilinen türden geliyor. Dizinin merkezinde tıpkı Nehir romanın önemli örnekleri; Roman Rolland'ın "Jean Christophe"u, Roger Martin Du Gard'ın “Thibault’lar”ı ya da Marcel Proust'un "Kayıp Zamanın İzinde" yapıtlarındaki gibi dönemlere ayrılan biyografik bir anlatım yer alıyor. Bu anlamda dizinin yaratıcısı İngiliz Peter Morgan, müthiş titiz bir çalışma ortaya çıkartmış. Öyle ki dizi süresince izleyici, sadece kraliyet ailesinin parıltılı hayatına değil aynı zamanda perde arkasında yer alan gizli ve bilinmeyenlerine de tanık oluyor. 



DİZİNİN KONUSU

Kraliçe II. Elizabeth'in tarihe yön veren hayat hikayesinin işlendiği dizide, Kraliçenin hükümdarlığındaki aile ilişkileri, siyasi rekabetler ve tarihsel olaylar biyografik türde anlatılıyor. 
Dizinin oyuncuları arasında; Claire Foy, Olivia Colman, Imelda Staunton, Helena Bonham Carter, Matt Smith, Tobias Menzies, Jonathan Pryce, Lesley Manville, Elizabeth Debicki, Gillian Anderson ve John Lithgow gibi ünlüler yer alıyor.




HÜKÜMDARIN TACI 

Her sezonu 130-140 milyon dolar arası bütçeyle çekilen Netflix yapımı The Crown, tüm zamanların yapılmış en pahalı dizilerden birisi. Dizi sadece İngiltere kraliyet ailesinin hayatına odaklanmakla kalmıyor, her bölümünde ayrı bir heyecan ve gizem barındırıyor. Gizemli protokollerin ve saklı sırların anlatıldığı yapımda, hanedanlığın getirdiği şaşalı hayatın arkasındaki zor hayat koşulları ve skandallar muhteşem bir görsel atmosfer eşliğinde izleyiciye aktarılıyor. Biyografi ve dram türündeki yapımlardan hoşlanıyorsanız, The Crown dizisini kesinlikle kaçırmayın.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


18 Kasım 2020 Çarşamba

MİTOLOJİK BİR ANLATI EVRENİ "AMERICAN GODS"

 



KAOTİK AMERİKAN DÜNYASI

American Gods dizisi, İngiliz yazar Neil Gaiman'ın; Hugo, Nebula, Locus, Bram Stoker ve SFX gibi edebiyat ödülleri almış çok satan kitabından uyarlandı. Olağanüstü görsel atmosfere sahip olan American Gods, izleyiciye fantastik, korku ve bilim kurgu türlerinin harmanlandığı mitolojik bir anlatı evreni sunuyor. Mitolojik tanrıların ve yaratıkların bulunduğu bu kaotik modern Amerikan dünyasında, macera ve aksiyon hız kesmeksizin sizi heyecan dolu muhteşem bir yolculuğa çıkartıyor. 



DİZİNİN KONUSU

Gizemli ve sırlarla dolu bir geçmişe sahip olan Gölge (Shadow), hapisten çıktığında karşısında Bay Çarşamba'yı (Mr. Wednesday) bulur. Bay Çarşamba, Gölge'ye hiç ummadığı fantastik bir dünyaya doğru gerilim dolu bir maceraya sürükler. 

Yaratıcılığını Bryan Fuller ve Michael Green'in üstlendiği dizinin, oyuncuları arasında; Ricky Whittle, Emily Browning, Crispin Glover, Yetide Badaki, Bruce Langley, Pablo Schreiber ve usta oyuncu Ian McShane yer alıyor.




KADİM MİTOLOJİ

Usta oyuncu Ian McShane tarafından canlandırılan Odin karakteri, dizide Bay çarşamba (Mr Wednesday) adıyla anılıyor. Bunun sebebinde ise mitolojik bir anlam yatıyor. Cermen mitolojisinde Wotan ve Wodanaz, Anglosakson Mitolojisi'ndeyse Woden olarak adlandırılır. Woden'ın günü, Eski İngilizce dilinde Wodensday, bugün kullanılan İngilizce dilinde ise Wednesday'dir ve buradan türetilmiştir. Gölge (Shadow) karakterinin ise ilk adı Baldur'dur. Baldur, İskandinav mitolojisinde Tanrı Odin'in oğludur. Gölge karakterinin ilk adının Baldur olduğu, yazar Neil Gaiman'ın Amerikan Tanrıları'nın 2 sene sonrasını anlattığı "Vadinin Hükümdarı: Bir Amerikan Tanrıları Öyküsü (The Monarch of the Glen)" adlı devam kitabında yer alıyor.





AMERİKAN TANRILARI

Fantastik, dram ve gizem türlerindeki dizi, kadim mitolojiden beslendiği karakterleri ve olağanüstü görsel atmosferiyle, hayranları tarafından büyük beğeniyle karşılandı. Özünde karakterlerin maceradan maceraya atıldıkları bir yol hikayesinin anlatıldığı American Gods dizisi, alt metninde modern dünyanın teknoloji ve sanayi alanında getirdiği yenilikler sonucunda insanların sürüklendiği noktaya farklı bir açıdan bakıyor. İlk sezonunda karakterlerini tanıdığımız ve ikinci sezonunda atıldıkları maceralarına ortak olduğumuz dizinin, 2021 yılında heyecanla beklenen üçüncü sezonu Amazon Prime'da yayına girecek. American Gods dizisi, bilim kurgu ve macera türü severlerin beğeniyle izleyeceği bir yapım.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY



17 Kasım 2020 Salı

EĞLENCE VE SİHİR DOLU BİR YAPIM "ŞAKRAK JANGLE'IN NOEL SERÜVENİ"


MACERAYA HAZIR OLUN

Başrolünde Oscar ödüllü Amerikalı oyuncu Forest Whitaker'ın olduğu Şakrak Jangle'ın Noel Serüveni (Jingle Jangle: A Christmas Journey), ailecek izlenebilecek eğlence ve macera dolu bir Netflix yapımı. Noel zamanında geçen filmde, etrafına neşe ve mutluluk saçan sihirli bir oyuncakçının, çırağı tarafından ihanete uğraması ve sonrasında gerçekeleşen mucize dolu olaylar anlatılıyor. Fantastik, müzikal ve aile türlerindeki film, izleyiciyi sihir ve macera dolu bir dünyaya doğru muazzam bir yolculuğa çıkartıyor. Amerikalı film yapımcısı David E. Talbert'ın yönettiği ve aynı zamanda senarsyonu yazdığı "Şakrak Jangle'ın Noel Serüveni", fantastik yapımlardan hoşlananların kesinlikle kaçırmaması gereken bir film.


 

 FİLMİN KONUSU

Gizemli ve sihirli oyuncakçı Jeronicus, çırağı Gustafson'un ihanetine uğrar ve tüm neşesini bir anda yitirir. Ancak yıllar sonra hayatına giren torunu Journey, kaybettiği umudunu tekrar kazanmasına yardımcı olur ve onu karamsarlıktan kurtararak hayatını değiştirir.

Filmin oyuncuları arasında;  Forest Whitaker, Madalen Mills, Keegan-Michael Key, Hugh Bonneville, Anika Noni Rose, Phylicia Rashad ve Ricky Martin yer alıyor.




KAMERA ARKASI

- Filmde Jeronicus (Forest Whitaker) ve torunu Journey (Madalen Mills) karakterlerinin oynadığı kartopu savaşı sahnesi, İngiltere'deki Norwich şehrinin tarihi Elm Hill bölgesinde çekildi. Filmde oynamak üzere dükkanlarda çalışan 80'den fazla yerel insan figüran olarak kullanıldı.

- Gustafson (Keegan-Michael Key) karakterinin fabrikası için kullanılan bölge, dünyanın en büyük çalışan döner kirişli buhar makinesinin bulunduğu yerdir. 




BİR NOEL HİKAYESİ

Sevginin daima içimizde yer aldığını ve umudun hiçbir zaman yok olmadığını muhteşem bir dille anlatan film, izleyiciyi  fantastik ve sihir dolu bir yolculuğa çıkartıyor. Müzikal bir şölen olan "Şakrak Jangle'ın Noel Serüveni", ailecek izlenebilecek komedi ve macera dolu eğlenceli bir yapım.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY