14 Haziran 2022 Salı

A TRAVEL IN THE DARK WHIRLPOOLS OF THE MIND “SEVERANCE”

 




MENTAL CAPTIVITY

Severance, the extraordinary series of Apple TV+, has an original story with interesting plot and thought-provoking chaotic dialogues. It offers the audience a possible science fiction-thriller story in the near future. In this sense, the production, which proceeds in a line close to the Black Mirror style, actually focuses on the fine line between a kind of mental bondage and ideational freedom. On the other hand, in the depressive atmosphere of the production, we encounter socio-symbolic images and anti-utopian new world predictions. Severance, which we can call futuristic-horror in a way; Thanks to a system developed by a company called Lumen Industries, it offers a new frightening working service by dividing work life and private life memories. In other words, when the person is at work, does not remember anything about his private life thanks to a chip placed in his brain. It is seen that concepts such as a conscious captivity and discipline-control societies underlie this method, which takes employees to a new level of work-life balance. We see that the Panopticon phenomenon of British philosopher Jeremy Bentham, one of the most important names who laid the foundations of the mechanism to isolate people, is also here. Thus, we see the concepts of bio-politics and self-techniques of the French philosopher Michel Foucault, who broke new ground in this field with his work Discipline and Punish: The Birth of the Prison, as well as the Master-Slave Dialectic, one of the key elements in Hegel's philosophy. In addition,  Slovenian political philosopher and cultural critic Slavoj Zizek (who is among the most important thinkers of today), we see the technological brave new world vision put forward  on the wave of innovation within the framework of techno-scientific advances in the world. We see that employees continue to work in isolation during working hours while they are at work and are deprived of information about the outside. This means a kind of prison life for the employees. Because they can only get information about the office and cannot even go out of the office without permission. However, when the character of Helly R., who is new to the office, questions this order, a new anarchic order emerges. Thus, we see that the office workers, who are kind of closed to Plato's ideology cave, begin to discuss the question of how can get out of this cave, and here we come across the intricate-dialectic of freedom and servitude.



TOPIC OF SERIES

Lumon Industries employees live their lives split in two due to a brain chip that separates their work and private lives. Leading a team of office workers here, Mark realizes that something is wrong, thanks to his new colleague Helly R., and embarks on a mysterious journey to discover the truth.

Directed by Ben Stiller, the stars of the series are; Adam Scott, Zach Cherry, Britt Lower, Tramell Tillman, Jen Tullock, Dichen Lachman, Michael Chernus, John Turturro, Patricia Arquette and Christopher Walken.



DETAILS

-Apple has renewed the series for a second season.

-Filmed at the old Bell Labs building in Holmdel, New Jersey. The water tower out front was supposedly shaped like a transistor.

-The address on the back of the card reads '499 Half Loop'. The address of Apple old Headquarters is 1 Infinite Loop.



A MEMORY JOURNEY

In the Kafkaesque dialogues, which have an important place in Severance, we see that an ambiguous abstract feeling of guilt and anxieties dominate the characters. Another striking point in the series is; the perception of time in business life, functioning differently from the outside world. We notice that when the characters in Severance come to work, time passes more slowly and varies. Here we see that time is relative (as Einstein mentioned) and that the special theory of relativity or special relativity comes into play. In addition, we can see that the perceptible and measurable time phenomena, which the French philosopher Paul Ricoeur, who has done deep research on the phenomenology of time, worked in his masterpiece Time and Narrative, come into play and gain importance in this regard. Another striking point is that the red and blue color tones in the color palette of the series dominate the production. Especially the light plays we see during office awards parties, like Helly's red hair against the blue clothes she wears, and Mark's parking his car between the red and blue car. These are a metaphorical allegory to perceptions of heaven and hell and a reference to the duality of the characters' disjointed memories. The Apple TV+ series Severance, in the drama, mystery and science fiction genres, is an original production that should not be missed.

EFE TEKSOY


ZİHNİN KARANLIK GİRDAPLARINDA BİR GEZİNTİ “SEVERANCE”

 



ZİHİNSEL ESARET

Apple TV+’ın sıra dışı dizisi Severance, ilginç konusu ve düşündürücü kaotik diyaloglarıyla orijinal bir hikâyeye sahip. İzleyiciye yakın gelecekte olası bir bilim kurgu-gerilim öyküsü sunuyor. Bu anlamda, Black Mirror tarzına yakın bir çizgide ilerleyen yapım, aslında bir nevi zihinsel esaret ve düşünsel özgürlük arasındaki ince çizgiye odaklanıyor. Öte yandan yapımdaki depresif atmosferde ise, sosyo-simgesel imgeler ve anti-ütopik yeni dünya öngörüsüyle karşılaşıyoruz. Bir bakıma Fütüristik-Korku diyebileceğimiz Severance; Lumen Industries adlı şirketin geliştirdiği bir sistem sayesinde, içsel olarak adlandırılan hayatı ve dışsal denilen özel yaşam anılarının bölünerek yeni bir ürkütücü çalışma hizmeti sunuyor. Yani kişi işteyken, beynine yerleştirilen bir çip sayesinde özel hayatına dair hiçbir şey hatırlamıyor. Keza özel yaşamında da aynı durum söz konusu. Çalışanları yeni bir iş-yaşam dengesi düzeyine taşıyan bu metodun altında, aslında bilinçsel bir tutsaklık ve disiplin-kontrol toplumları gibi kavramların yattığı görülüyor. İnsanları tecrit altına alma mekanizmasının temellerini atan en önemli isimlerden İngiliz filozof Jeremy Bentham’ın ‘Panoptikon’ olgusunun da burada bulunduğunu görmekteyiz. Böylece ‘’Hapishanenin Doğuşu’’ adlı eseriyle bu alanda çığır açan Fransız filozof Michel Foucault’nun biyo-politika ve benlik teknikleri kavramlarını ve bunun yanı sıra Hegel’in felsefesinde anahtar öğelerinden birisi olan Efendi-Köle Diyalektiği’ni görüyoruz. Ayrıca günümüzün en önemli düşünürleri arasında gelen Sloven filozof Slavoj Zizek’in, dünyadaki tekno-bilimsel ilerlemeler çerçevesinde yenilik dalgası üzerine öne sürdüğü ‘Teknolojik Cesur ‘Yeni Dünya’ ön görüsü de karşımıza çıkıyor. Çalışanların iş yerindeyken, mesai saatleri içerisinde dışarıdan izole bir şekilde çalışmalarını sürdürdüğünü ve dışarısı hakkında bilgilerden yoksun bırakıldığını görüyoruz. Bu durum çalışanlar için bir nevi hapis hayatı demek oluyor. Zira sadece ofis hakkında bilgi edinebiliyorlar ve izin almadan ofis dışına bile çıkamıyorlar. Ancak ofise yeni gelen Helly R. karakterinin, bu düzeni sorgulamaları üzerine yeni bir anarşik düzen meydana geliyor. Böylece bir nevi Platon’un ideoloji mağarasına kapalı kalan ofis çalışanlarının: ‘’Bu mağaradan nasıl çıkarız?’’ sorusunu tartışmaya başladığını görüyoruz ve işte tam burada özgürlük ile kulluğun girift-diyalektiğiyle karşılaşıyoruz. 


DİZİNİN KONUSU

Lumon Industries çalışanları, iş ve özel yaşamlarını ayıran bir beyin çipi sayesinde hayatlarını ikiye bölünmüş olarak sürdürmektedir. Burada bir ofis çalışanı ekibine liderlik eden Mark, yeni gelen iş arkadaşı Helly R. sayesinde, bir şeylerin ters gittiğini anlar ve gerçeği keşfetmek için gizemli bir yolculuğa çıkar.

Yönetmen koltuğunda Ben Stiller’ın oturduğu dizinin oyuncuları arasında; Adam Scott, Zach Cherry, Britt Lower, Tramell Tillman, Jen Tullock, Dichen Lachman, Michael Chernus, John Turturro, Patricia Arquette ve Christopher Walken yer alıyor.



DETAYLAR

-Severance dizisi 2. Sezon onayını aldı.

-Dizi, Holmdel-New Jersey'deki eski Bell Labs binasında çekildi.

-Dizide, kartın arkasındaki adreste '499 Yarım Döngü' yazıyor. Bu Apple eski Genel Merkezinin adresi 1 Infinite Loop'tur.



BİR HAFIZA YOLCULUĞU

Severance’ta önemli bir yer teşkil eden Kafkaesk diyaloglarda, karakterler üzerinde belirsiz bir soyut suçluluk duygusu ve kaygıların hâkim olduğunu görüyoruz. Ayrıca dizideki bir başka dikkat çeken nokta ise; iş yaşamındaki zaman algısının, dış dünyadan farklı işlemesi. Severance’taki karakterlerin, işe geldiklerinde zamanın daha yavaş aktığını ve değişkenlik gösterdiğini fark ediyoruz. Burada zamanın (Einstein’in bahsettiği üzere) göreceli olduğunu ve özel görelilik kuramının/izafiyet teorisinin devreye girdiğini görüyoruz. Ek olarak zaman fenomenolojisi üzerine derin araştırmalara imza atan Fransız filozof Paul Ricoeur’un başyapıtı Zaman ve Anlatı’da işlediği algılanabilir ve ölçülebilir zaman olgularının da bu konuda devreye girdiğini ve önem kazandığını izleyebiliyoruz. Bir diğer dikkat çeken nokta ise, dizinin renk paletindeki kırmızı ve mavi renk tonlarının özellikle yapıma hâkim olması. Ofis ödül partileri sırasında gördüğümüz ışık oyunları, Helly’nin giydiği mavi kıyafetlerine karşı kızıl saçları ve Mark’ın arabasını kırmızı ve mavi aracın arasına park etmesi gibi. Bunlar Cennet-Cehennem algılarına metaforik bir alegori ve karakterlerin kopuk anılarının ikiliğine bir göndermedir. Dram, gizem ve bilim kurgu türündeki Apple TV+  dizisi Severance, kesinlikle kaçırılmaması gereken orijinal bir yapım.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


10 Haziran 2022 Cuma

A REAL JAPANESE MAFIA 'YAKUZA' STORY: "TOKYO VICE"





AN EXTRAORDINARY JOURNEY TO THE UNDERGROUND WORLD OF JAPAN

HBO Max series Tokyo Vice, based on the 2009 book “Tokyo Vice: An American Reporter on the Police Beat in Japan” by American journalist and author Jake Adelstein. The crime, thriller, and detective drama series, is inspired by the real-life rituals- traditions, and history of Yakuza organizations that date back to the Tokugawa Period, spanning 1603 and 1868. In the lead role star actors; Ken Watanebe who was nominated for an Oscar for his role as Katsumoto in The Last Samurai, and Ansel Elgort an American actor who shines in 2017's Baby Driver and 2021's West Side Story productions. Tokyo Vice, which will impress you deeply when you watch it, is definitely a production that should not be missed. Throughout the series, we see that the desire and will to power forms the basis of Tokyo Vice. In this sense, the concept of the Will to Power by the Great German philosopher Friedrich Nietzsche and the concepts of the violence and obedience mentioned by the German political philosopher and social theorist Hannah Arendt emerge.



TOPIC OF SERIES

Investigative journalist Jake Adelstein, who works for one of Tokyo's biggest newspapers, will step into the underworld dominated by the city's most powerful crime bosses, together with the detective Hiroto Katagiri, whom he met.

Stars; Ansel Elgort, Ken Watanabe, Rachel Keller, Shô Kasamatsu, Ella Rumpf, Rinko Kikuchi, Shun Sugata, Takaki Uda, Kosuke Tanaka, Masato Hagiwara, Eugene Nomura and Ayumi Tanida.



DETAILS

-When it first entered production in 2013, Daniel Radcliffe (the lead actor in the Harry Potter film series), would play the role of Adelstein.

-Actor Ansel Elgort, learned to speak Japanese fluently for the drama and took writing training from professional journalists in preparation for his role.

- Danny Burstein and Jessica Hecht (who play Ansel Elgort's parents), played husband and wife Tevye and Golde in the 2015 Broadway revival of “Fiddler on the Roof”.



A CRIME EMPIRE

Offering a nostalgic look at the nineties, the HBO Max series presents a generation gap story (in Ken Watanabe's words) adorned with a kind of father-son story. Thus, the story; We see that it is based on the work of Fathers and Sons by Ivan Turgenev, one of the greatest classical writers of Russian literature, and Sigmund Freud's concept of The Oedipus Complex in psychology. The first part of the series; directed by Michael Mann, master director of Heat, The Last of the Mohicans, The Insider and Collateral films. Tokyo Vice, the new crime drama and thriller series from HBO Max, is a focusing on Yakuza families and examining the corruption of Tokyo's police force in the nineties as well as the justice system from a socio-political perspective. French philosopher Voltaire, one of the greatest thinkers of The Age of Enlightenment, states that the basis of all societies is justice. Tokyo Vice, on the other hand, presents injustice and cruelty within the framework of a story that works in a Neo-noir style. In this sense, we see that Voltaire's view of justice, which has a profound meaning, was restricted and hindered by the Yakuzas in the Tokyo of the nineties.

EFE TEKSOY


6 Haziran 2022 Pazartesi

USTA HAYDUT ÇETESİ ARTIK BİRER ÖRNEK VATANDAŞ: “KİM DEMİŞ KÖTÜYÜZ DİYE? (THE BAD GUYS)

 


MACERA BAŞLIYOR

DreamWorks Animation’ın yeni suç komedisi ‘Kim Demiş Kötüyüz Diye?’’ Avustralyalı ödüllü çocuk romanları yazarı Aaron Blabey’in New York Times çok satan kitap serisi Scholastic’e dayanan eğlenceli ve aksiyon dolu bir animasyon. Senaryosunu; Men In Black 3, Tropic Thunder, Madagaskar 2’yi yazan İsrailli-Amerikalı senarist Etan Cohen’in kaleme aldığı film; Suçlu hayvanlardan oluşan usta bir haydut çetesinin, örnek vatandaş olacakları bir anlaşma sonrasında hayatlarının kökten değişimini konu alıyor. Yapım şirketinin yeni başkanı Margie Cohn’un görevindeki ilk film olma özelliğini taşıyan yapımda; keskin pop-kültür referansları ve ikonik göndermeler yer alıyor. Yapım tasarımında ise, klasik animasyon türünün dışına çıkarak yeni bilgisayar teknikleri ve sıra dışı çizgi film unsurlarıyla hiçbir animasyonda olmayan bir havaya sahip olduğunu görüyoruz. Yönetmen Pierre Perifel ve yapımcılar Damon Ross ile Rebecca Huntley’nin de yeteneklerini sergiledikleri ilk film olan The Bad Guys, soygun türünü aileler için başarılı bir şekilde değiştirerek çocukları ve gençleri doğru yola yönlendiren örnek bir hikâyeye sahip. 70 milyon dolarlık bütçeyle üretilen filmin eşsiz görselleri, vizyon sahibi profesyonel görsel efekt ve yapım ekibinin 6 yıl süren yoğun çabası sonucunda meydana geldi. Ayrıca filmdeki karakterlerin kostümleri de; Satellite En İyi Kostüm Tasarım Ödülü sahibi Amerikalı kostüm tasarımcısı Courtney Hoffman (Baby Driver, The Hateful Eight, Once Upon a Time in... Hollywood) tarafından tasarlandı.  Ve buna ek olarak sadece Bay Kurt karakterinin gardırobu, iyonik beyaz kıyafeti son halini alana dek 25 versiyondan geçti.




FİLMİN KONUSU

Dünyanın en çok aranılan kötüleri olan usta haydut çetesi, uzun yıllar sayısız soygun yaptıktan sonra sonunda yakalanır. Ancak Bay Kurt, hepsini hapisten kurtarmak için bir anlaşmaya (aslında sözünü tutmak gibi bir niyeti hiç yoktur) aracı olur: Kötüler, iyi olacaktır. Fakat Bay Kurt, bu yolda gerçekten iyi olmanın kendisine her zaman içten içe arzu ettiği şeyi verebileceğinden şüphe eder ve çetenin geri kalanını İyiler olmaları için ikna edebilecek midir?

Orijinal seslendirme kadrosunda; Oscar ödüllü aktör Sam Rockwell, Marc Maron, Awkwafina, Craig Robinson, Anthony Ramos, Richard Ayoade, Zazie Beetz, Alex Borstein, Lilly Singh ve Barbara Goodson bulunuyor.



KAMERA ARKASI

-Kim Demiş Kötüyüz Diye? filminin yapımı toplam 6 yıl sürdü. (2-3 yıl geliştirme / üç yıl yapım). 268.987 resimli taslak ve 423 kişi görev aldı.

-Filmin sanatçıları dört ülkeden geldi; ABD, Birleşik Devletler, Fransa ve Kanada.

-Oyuncular seslerini 80’den fazla oturumda kayıt etti. 69 tanesi COVID 19 pandemisi sırasında uzaktan gerçekleşti.

-Filmde Los Angeles’ta 10 bölge ve bir şehir simgesi, görsel referanslar ve ilhamlar olarak kullanıldı. Bunların aralarında L.A. Nehri, Şehir merkezi, Mid-City, Miracle Mile, Echo Park/Silver Gölü, Pasadena/Highland Park, Elysian Park, Malibu, Santa Monica, Chatsworth ve Century City yer alıyor.

-Filmin açılışındaki lokanta sahnesi, ünlü yönetmen Quentin Tarantino’nun 1994 yapımı Ucuz Roman (Pulp Fiction) filminden esinlenildi ve 2 dakika, 25 saniye ve 7 kare ile DreamWorks Animation tarihinin en uzun sahnesi oldu.

-Bay Wolf ve Diane karakterlerinin dans ettiği sahnede, koreografi gerçek bir profesyonel koreograf tarafından tasarlandı.




MÜZİK

-Filmin müziği için tek bir kayıtta 70’in üzerinde orkestra sanatçısı kullanıldı.

-Müzikte; Bansuri Flütü, Mellotron ve Moog synthesizer gibi sıra dışı enstrümanlar yer alıyor.

-Kim Demiş Kötüyüz Diye? filmin müziği için 4000’den fazla ayrı müzik kaydı gerçekleştirildi. Bu yapımın bestecisi Daniel Pemberton’ın bir filmde yaptığı en fazla kayıt oldu.

-Yönetmen Pierre Perifel, yapımcı Damon Ross ve besteci Daniel Pemberton, filmin jenerik şarkısı için Brand New Day’deki vokallere katkıda bulundu.



EĞLENCELİ BİLGİLER

-Filmdeki 100 dolarlık banknotun üzerindeki yüz DreamWorks Animation’ın başkanı Margie Cohn’a ait.

-Filmin açılışındaki lokanta sahnesinde kitap yazarı Aaron Blabey’in adı, gazetedeki bir yazar olarak görülüyor.

-Kim Demiş Kötüyüz Diye? filmi; şehirdeki birçok sahnede, arka plandaki grafitilerde ve birkaç aksesuarda gizlenmiş.

-Kobay faresi sırasında, küçük kızın yatak odasındaki duvara iliştirilen resimler ekipteki birkaç kişinin çocukları tarafından yapılmıştır.

-Pierre Perifel’ın ilk yönetmenlik denemesi olan Bilby, bir evcil hayvan dükkânı sahnesinde arka planda filmin afişi olarak yer alıyor.

-Kötülerin çölden gittiği son sahnede uçan kuşlar, yönetmen Perifel tarafından bizzat anime edildi.



KİM DEMİŞ KÖTÜYÜZ DİYE?

Dostluk ve arkadaşlık kavramları çerçevesinde yardımlaşma ve dayanışmanın önemine değinen filmde, gençleri doğru yola sevk eden örnek mesajlar yer alıyor. Müzikleri Akademi ödülüne aday gösterilen Emmy ödüllü İngiliz besteci Daniel Pemberton’a ait olan Kim Demiş Kötüyüz Diye? (The Bad Guys); macera, komedi ve aksiyon sever animasyon hayranlarının kaçırmaması gereken eğlenceli bir yapım.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY