17 Ağustos 2020 Pazartesi

BARBARLARI BEKLERKEN (WAITING FOR THE BARBARIANS)







ŞİDDETİN KARANLIK YÜZÜ

Dünya prömiyerini 2019 yılındaki 76. Venedik Film Festivali'nde yapan 'Barbarları Beklerken (Waiting For The Barbarians)', 2003 yılında Nobel Edebiyat Ödülü alan Güney Afrikalı yazar 'J. M. Coetzee'nin aynı adlı kült romanından uyarlandı. Başrollerini; Johnny Depp, Oscar Ödüllü Mark Rylance ve Robert Pattinson'ın paylaştığı filmin yönetmenliği ise Kolombiyalı 'Ciro Guerra'ya ait. Barbarları Beklerken, yansıttığı dönemin atmosferi ve muazzam görselleriyle türü severler için muhteşem bir başyapıt. Ayrıca filmde barbar olarak nitelendirilen insanların aslında ne kadar merhametli ve zararsız olduklarının altı çiziliyor. İçerdiği yoğun şiddet ve vahşet sahneleri sebebiyle kesinlikle midesi sağlam olanların izlemesi gereken bir yapım.



BARBARLARI BEKLERKEN

1970'lerin Güney Afrikası'na göndermeler yapan filmde; sınırlarını oldukça genişletmiş isimsiz bir imparatorluğun yakınında yaşayan barbarlar sözde ayaklanmaya kalkışacaktır. Sakin bir emeklilik geçirme hayalleri kuran bölgenin yöneticisi, ayaklanmayı bastırmak üzere gönderilen Albay Joll ve adamlarının gelmesiyle bir anda neye uğradığını şaşırır. Çünkü  Albay Joll, işkencelerin ve acısmasızlığın adeta bir sembolüdür.






ACIMASIZ KÖTÜLÜĞÜN SIRADANLIĞI

Albay Joll karakterinin uyguladığı insanlık dışı sorgulama yöntemleri ve sonrasında bölgenin yöneticisine karşı takındığı normal tavır aslında felsefi bir türe gönderme yapıyor. Alman siyaset bilimci ve filozof 'Hannah Arendt',  'Kötülüğün Sıradanlığı' eserinde Nazi Almanyası'nda Yahudileri toplama kamplarına ve gettolara nakil işlemlerinden sorumlu ve Yahudi soykırmının mimarı olarak anılan SS yetkilisi 'Adolf Otto Eichmann'ı ele alır. Aslında Eichmann'ın duygusuz ve bilinçsiz bir şekilde sadece verilen emirleri yerine getiren bir görevli olduğunu aktarır; "Davalının kendisini bir insan olarak değil de sadece bir görevli olarak hareket etmesine, bu görevde kendisinin yerine kuşkusuz başka birisinin de olabileceğine dayanak savunması... sadece istatiksel olarak bekleneni yaptığını." sözleriyle açıklar. Filmdeki Albay Joll karakterinde de aynı Arendt'in belirttiği gibi büyük bir soğukkanlılıkla sadece ona verilen görevi duygusuzca ve kalpsizce bir şekilde yerine getirdiğini görüyoruz.



KÖTÜLÜĞÜN SONSUZ YANKISI

'Barbarları Beklerken' filminde; 'Johnny Depp', çok az diyalogla muhteşem bir oyunculuk sergiliyor. Korkunç derecede donuk bakışlarıyla izleyicinin tüylerini diken diken ettiği sahneler yer alıyor. Oscar Ödüllü oyuncu 'Mary Rylance' ise dramatik sahneleri öylesine büyük bir ustalıkla sergiliyor ki, etkilenmemek elde değil. Dramatik sahnelerin usta oyuncuların başarılı performanslarıyla birleşen 'Barbarları Beklerken' filmi, kesinlikle izlenmeyi hak ediyor.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder