3 Ocak 2020 Cuma

CANAVAR AVCISI: 'THE WITCHER' (1. SEZON İNCELEMESİ)





Son dönemde online tv platformu pazarında şirketlerin adeta izlenme savaşı verdiğine tanık oluyoruz. Bu yarışta; Apple TV'yi 'See' adlı distopik dizisi, HBO'nun kült çizgi roman uyarlaması 'Watchmen' ve fantastik kitap uyarlaması 'His Dark Materials' gibi güçlü yapımlarla görüyoruz.




Bu güç yarışında geri kalmayan Netflix ise Polonyalı yazar Andrej Sapkowski'nin kitap serisinden uyarlanan yeni fantezi sagası 'The Witcher'ı platformunda gösterime sokarak yerini güçlü bir şekilde aldı. Öyle ki; 'The Witcher' dizisi, Netflix'in bugüne kadar ki en çok izlenen yapımlarından birisi olma özelliğini taşıyor. Rakamsal olarak baktığımızda 22-27 Aralık arasında (Amerika içi) yapılan ölçümlerde 127 milyon izlenme sayısına ulaşmış durumda. En yakın rakibi ('Disney Plus' platformunun) The Mandalorian dizisi ise 115 milyon izleyiciyi gördü. Bu da gösteriyor ki; 2020 yılı yapım şirketleri arasında çok çekişmeli geçecek.




'The Witcher' Konusu:

Rivialı Geralt (Henry Cavill) kiralık bir canavar avcısıdır. İnsanlar, cüceler, elfler ve büyücülerin bir arada yaşadığı diyarlarda kendi yolunu çizmeyi amaçlamaktadır. Kader onu büyücü Yennefer (Anya Chalotra) ve Ciri (Freya Allan) adlı gizemli bir prensesle bir araya getirir. Ancak farklı türler arasındaki barış bozulmanın eşiğindedir.






The Witcher'daki (Doğrusal Olmayan) Anlatım

Dizinin yapımcısı Lauren Schmidt Hissrich, yaptığı açıklamalarda; The Witcher'ın kronolojik olmayan iç içe geçmiş bir şekilde anlatılan hikayesini Christopher Nolan'ın Dunkirk filminden ilham aldığını aktardı. Bu şekilde hikayeyi keşfetmenin daha eğlenceli olacağını düşünen Hissrich'in diziye farklı bir renk kattıklarını düşünüyorum. İlk bölümlerde The Witcher evreninin tanıtıldığı dizide iç içe geçen hikaye sebebiyle karakterlerin keşfedilmesi işi izleyici için biraz yorucu bir süreç oluyor. Öncesinde kitap serisini ve oyununu oynayanlar bu anlamda daha kolay adapte olabiliyor. Fransız filozof Paul Ricoeur, zaman fenomenolojisini işlediği başyapıtı 'Zaman ve Anlatı' eserindeki Mimesis II şemasında olay örgüsünün ve anlatının kurgulandığı dünyayı işler. Bunu The Witcher dünyasının tanıtıldığı ilk sezonda görebiliyoruz.





Mit ve Destan

Kadim geçmişin derinliklerine sürüklendiğimiz dizide bir yandan fantastik bir evrende yolculuk ederken diğer yandan destanlar ve mitlere dair onlarca göndermeyle karşılaşıyoruz.
Mit'ler üzerine çalışan Fransız Antropolog Claude Levi-Strauss 1955 yılında 'Mitin Yapısal Çözümlemesi' adlı yazısında; Mitolojide topraktan çıkan insanların ilk zamanlarda yürümeyi pek başaramadıklarını ve zorlandıklarını aktarır. Bunu 'The Witcher'daki farklı türlerin yürüyüş stilinde de görebiliyoruz. 





Aynı şekilde Mitoloji ve destan alanlarında verdiği eserlerle alanındaki yaratıcılığını kanıtlayan Fransız filolog Georges Dumezil, College de France'ta verdiği derslerde Hint Avrupa toplumlarının ortak noktalarını dinsel yaşam, askerlik ve üretim uğraşları olarak "üç işlevli" bir ideolojik çatı altında topladı. Bu üç işlevli çatının askerlik ve üretim kısımlarına The Witcher dizisinde de görsel olarak tanık oluyoruz. Bu da bize gösteriyor ki The Witcher, yeni nesil aksiyon ve macera dizilerinde zirveye oynamasının yanı sıra güçlü bir destansı/mitsel bir alt yapıya da sahip.




Kahramanın Yolculuğu

Dizinin yaratıcısı Lauren Schmidt, başta projeden sorumlu olmayı reddediyordu çünkü kitabı okuduğunda; fantezi edebiyatı konusunda deneyimli olmadığı için doğru kişi olmadığını düşünüyordu. Ancak kitabı tekrar okuduğunda şunu fark ediyor: Öyküdeki fantastik unsurlar çıkartılırsa ortaya 3 ana karakterden oluşan bir aile hikayesi ortaya çıkıyor. Öykünün temelini oluşturan ana karakterleri 'The Witcher'ın logosunda da görebiliyoruz. Geralt'ı temsil eden kurt, Ciri karakterini temsil eden kırlangıç ve Yennefer'i sembolize eden yıldız (obsidyen).





Diziden önce oyun serisi olarak hayranlarının karşısına çıkan The Witcher, dizi olarakta artık Netflix paltformunun güçlü yapımları arasında yerini aldı. Kahramanın yolculuğunu destansı bir anlatımla işleyen The Witcher dizisi, fantastik tür seven izleyicileri masallar diyarına yolculuk edecekleri bir evrene doğru yolculuğa çıkartıyor.

İyi Seyirler Dilerim


EFE TEKSOY

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder