9 Mayıs 2017 Salı

T2:Trainspotting 2



İskoçya’nın Aykırı Çocukları


18 milyon dolar bütçeyle çekilen ‘T2:Trainspotting 2’ vizyondaki yerini aldı. Film, İskoç yazar Irvene Welsh’in kült kitabı (Trainspotting’in devamı olan) ‘Porno’ isimli romandan uyarlandı. Bu filmi anlayabilmek için serinin ilk filmi 1996 yapımı ‘Trainspotting‘i izlemeniz gerekir. Çünkü T2 Trainspotting’in neredeyse her sahnesinde ilk filme gönderme bulunuyor. Britanya argosunda Trainspotting’in anlamı; trenyolu lokomotiflerinin sayılarını not etmek ve uyuşturucu enjekte etmek için damar aramak anlamına geliyor. Bu da film boyunca tren motifinin neden bu kadar çok göründüğünü cevaplıyor.    ‘T2 Trainspotting filmi argo sözler, cinsellik ve şiddet öğelerini fazlasıyla içeriyor. Belli bir izleyici kitlesine hitap ettiğini belirtmekte fayda var. Filmden ancak yer altı edebiyatına ilgi duyuyorsanız hoşlanabilirsiniz. Irvene Welsh’in kendine has üslubu/ kara mizah anlayışı her izleyicinin hoşuna gitmiyor. Zaten sinema salonunda izlerken belli kişilerin güldüğünü görerek “ben ne kaçırıyorum acaba?” hissine kapılıyorsunuz. Trainspotting, uyuşturucuyu ve yasadışılığı özendirdiği gerekçesiyle pek çok tartışmaya sebep olmuştu. Bu tartışmaların nedenini filmi izlediğinizde anlıyorsunuz. 



İşsizlik ve Thatcher Dönemi

20. yüzyılın en etkili siyasetçilerinden ‘Demir Leydi’ lakaplı ‘Margaret Thatcher’, 1979-1990 arasında Birleşik Krallık’ta başbakanlık yaptığı dönemler içerisinde politikaya birçok yenilik getirdi. Uyguladığı değişimlerden birkaçı ülke ekonomisini derinden etkiledi. Özelleştirmeler yapmak, sendikaları yenmek, İngiltere’nin başkenti Londra’yı dünyanın en canlı ekonomik merkezlerinden biri olma girişimleri eski tip üretim yapan endüstrilerin çökmesine sepep oldu. Bu nedenle de işsizlik sayısı İngiltere’de 3 milyonun üzerine çıktı ve Holiganizm doğdu (Amerika’da Beat’ler ve İskoçya’da ise devletin tüm kurumlarına kafa tutan anarşist gençlik). İşte Trainspotting 1970’lerin sonu ve 1980’lerin başında Britanya’yı da etkisi altına alan işsizlik, fakirlik ve uyuşturucu bağımlısı haline gelen gençliği konu alıyor. ‘Trainspotting 2’de ise o dönemden etkilenen neslin yıllar geçtikçe hayata tutunma çabaları, yaşadıkları orta yaş krizi ve getirilerini ele alıyor.


Kamera Arkası

-Filmin yönetmeni Danny Boyle, Stanley Kubrick’e 2 defa saygı duruşunda bulunuyor, Spud karakteri dairesinde halının üzerinde oturuşu ve bu sahnede bulunan desen 1980 yapımı Cinnet/Shining filminde bulunan desenden ilham alındı. Begbie karakteri, Renton’ın bulunduğu aynalı odaya balyozla vurarak girdiği ve kafasını uzattığı sahne Cinnet filminde Jack Nicholson’ın performansından esinlenildi.


-Usta oyuncu James Cosmo’nun rol aldığı sahneler öğleden sonra ve akşam olmak üzere bir gün içerisinde çekildi.
- Oyuncu Johnny Lee Miller, başını büyük göstermek için traş etmeyi/kazıtmayı önerdi. Ancak yönetmen Danny Boyle, karakterin ikonik saçlarını korumakta ısrarcı oldu.

İyi Seyirler Dilerim
Efe TEKSOY

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder